Göğüs Cerrahisi

Göğüs cerrahisi, göğüs kafesi ve göğüs kafesi içinde yer alan organların cerrahi hastalıkları ile ilgilenir. Göğüs kafesi arkada 12 adet omurgadan bir eklemle bağlanmış 12 adet kaburga ve önde sternumdan (iman tahtası) ile oluşan tamamen kapalı sağlam bir kutudur. Bu kemik yapının altı diyafragma denilen solunumun en büyük kası ile etrafı da yine solunum kasları ile kaplanmıştır. Göğüs kafesinin içinde ise kalp ve akciğer vardır. Yaşam için olmaz ise olmazın en önemli unsuru solunum ve dolaşım sistemi buradadır.

Göğüs kemiklerinin yapısal olarak bozulması yani kunduracı göğsü (Pekskavatum) veya güvercingöğsü (Pkarinatum) gibi şekil bozukluklarında bunların düzeltme ameliyatlarını göğüs cerrahisi yapar. Ayrıca trafik kazaları ya da ev kazalarında göğüs kafesindeki bu kemikler kırılabilir ve akciğere batarak göğüs kafesine hava ya da kan dolmasına sebep olabilir. Bu durum hastanın nefes almasına engel olup yaşamını yitirmesine sebep olabilir, bu durumlarda derhal göğüs cerrahisinin müdahale etmesi gerekir.

Ülkemizde ve dünyada en çok öldüren kanser çeşidi; Akciğer kanseridir. Akciğer kanserinin erken döneminde tanı konulup erken dönemde ameliyat yapılırsa bu hastaların sağ kalma şansları yüksektir. Akciğer kanseri tanısı ve tedavisi göğüs cerrahları tarafından yapılır.

Ağızdan öksürükle kan gelmesinin birçok sebebi vardır. Bunların içinde akciğer kanseri, bronşektazi, tüberküloz, akciğer apsesi, akciğerin mantar hastalıkları gibi birçok sebepleri vardır. Ağızdan kan gelen hastanın akciğerine bronkoskopi denilen bir aletle bakılmalıdır, bu işlem kanın nerden geldiğinin sebebini açıklayabilir. Bronkoskopi göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi uzmanları tarafından yapılır.

Ellerde ve koltukaltı terlemesi bazı insanlarda ciddi problemdir. Göğüs cerrahlarının kapalı olarak yaptığı sempatektomi ile bu sorun ortadan kaldırılabilir ayrıca diyafragma felci için pilikasyon, mediasten kitleler için median sternotomi gibi cerrahi girişimlerde göğüs cerrahisinin uyguladığı ameliyatlardan bazılarıdır.