Online Hizmetler

Aralıklı oruç olarak bilinen Intermittent Fasting son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz ve bilinçsizce uygulanmaya çalışılan açlık ve tokluk periyotlarını içeren bir beslenme modelidir.

 

Nasıl Uygulanır? Uygulama Şekilleri Nelerdir?

 

Aralıklı oruç, tokluk ve açlık arasında geçiş yaptığınız bir beslenme modelidir. Hangi besinlerin yenileceğinden ziyade ne zaman yenileceğinin düzenlenmesine dayanır. Çeşitli uygulama yöntemleri mevcuttur.

 

Bunlardan ilki ve en uygulanabilir olanı 16/8 metodudur. Bu metotta kişi 8 saat boyunca beslendikten sonra 16 saat açlık evresine geçer. Açlık evresi boyunca çay, kahve, su, bitki çayı gibi kalorisiz sıvı gıdaların tüketilmesi serbesttir. Geri kalan tokluk evresinde ise aşırı karbonhidrattan kaçınıp bunların yerine yumurta, avokado, yağlı tohumlar ve yeşil yapraklı besinler gibi sağlıklı diyette bulunması gereken besinler tavsiye edilmektedir.

 

Çok popüler hale gelen diğer bir yöntem 5/2 metodudur. Bu metotta haftada 2 ardışık olmayan gün ciddi enerji kısıtlaması içeren diyet (500-600 kkal) ve diğer 5 gün normal beslenme düzeni uygulanır. Genelde kısıtlama diyetin 3. ve 5. günü uygulanmaktadır. Mutlaka bir uzman tarafından hazırlanan beslenme programı ile uygulanmalıdır.

 

Bunların dışında daha az uygulanabilir olan 24 saat açlık içeren Eat-Stop-Eat metodudur. Bu yöntem ile haftanın bir günü veya ihtiyaca göre ayda bir kez tam açlık uygulanır. Bu model aşırı açlığa neden olduğundan diğerlerine nazaran pratik bir uygulama değildir.

 

Ne Kadar Süre Uygulanabilir? Aralıklı Oruç ile Kilo Verilebilir mi?

 

Beslenme uzmanınızın sizin için uygun gördüğü süre boyunca kontrolle uygulamak mümkün. 1-2 gün ile başladıktan sonra ayın 1 haftasını bu şekilde beslenerek geçirebilirsiniz.

 

Tabiki kilo kaybı sağlamak mümkün. Ancak kişiye özel hazırlanmış yeterli ve dengeli bir programı ile kalori açığı yaratmadan bilinçsizce uygulanması halinde vücudun açlık ile şoka girmesi durumu kilo kaybı değil aksine kilo artışına neden olabilir.

 

Faydaları nelerdir?

 

Bu beslenme modeli doğru uygulandığı takdirde metabolizmanızın hızlanmasına ve yağ yakımınızın artmasına destek olabilir. Vücudumuzun ilk enerji kaynağı bildiğimiz gibi karbonhidratlardır. Karbonhidratların fazlası glikojen olarak depolanır. Glikojen depoları ise 8-12 saat açlık süresinde enerji için kullanılırlar. Bundan sonrasında ise vücut enerji ihtiyacını yağlardan karşılamaya başlar. 

 

Aralıklı oruç bu açlık sürelerini içerdiğinden vücutta bazı değişiklikler meydana getirir. Büyüme hormonu seviyelerini arttırması bilinen etkilerindendir ki bu durum yağ kaybı ve kas kazanımı için faydalıdır. Ayrıca açlık, insülin duyarlılığını artırarak depolanan yağın kolay yakılmasını sağlar. Bunun yanı sıra yapılan bazı araştırmalar, aralıklı orucun kanser hücrelerinin çoğalmasını önlediğini, vücuttaki inflamasyonu azalttığını, kan şekerini düzenlediğini de gösteriyor. 

 

Uygulamada nelere dikkat edilmeli?

 

Aralıklı oruç sağlıklı beslenme temeline dayanan bir modeldir. Tokluk evresinde tüm besinler serbest olarak tüketilmez, sağlıklı beslenme profilinde ilerlenmesi gerekmektedir. Açlık evrelerinde ise şekersiz bitki çayları, mineralli sular, kalorisiz içecekler ve sütsüz kahveler dışında hiçbir besin tüketilmemelidir.

 

İlk kez denendiğinde vücut alışma evresindeyken halsizlik veya dikkat dağınıklığı gibi durumlara neden olabileceğinden muhakkak bir uzman gözetiminde uygulanmalıdır. Zira doğru kalori ve sıklıkta uygulanmadığı takdirde metabolizmanız yavaşlayabilir ve istenmeyen sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.

 

Kimler Uygulamamalıdır?

 

Yeme bozukluğu olanlar

 

Zayıf olan bireyler

 

Kan şekeriyle ilgili dengesizlik yaşayanlar

 

Diyabet veya tansiyon hastası olanlar

 

Hamile veya emziren anneler

 

Uzun vadede uygulanmasının sonuçlarıyla ilgili yeterli çalışma olmadığından sürdürülebilir bir beslenme modeli olduğunu düşünmüyorum. Zayıflama sürecinde önemli olan uyguladığınız beslenme programının sürdürülebilir olmasıdır. Bu yüzden kendi yaşantınıza uygun ve uzun vadede hayatınıza adapte edebileceğiniz beslenme tarzını benimsemelisiniz.

 

 


Diğer Sağlık Ansiklopedisi Yazıları

Ramazan Sonrası Beslenme Nasıl Olmalıdır?

Dyt. Karya Cangır

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Kemer

Ramazan ayında temel olarak 2 öğün (sahur-iftar) şeklinde beslendiğimiz için vücudumuz bu beslenme düzenine alışmıştı. Ramazan ayı boyunca enerji...

Hazımsızlığı Etkileyen Besinler ve Diyet Tedavisi

Dyt. Melike Çavdar

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Alanya

Yemek sonrası dolgunluk, karnın üst kısmında oluşan ağrı ile karakterize, rahatsızlık ve basınç hissiyle birlikte yaşam kalitesini oldukça düşürebilen bir hastalıktır...

Ketojenik Diyet Nedir?

Dyt. Ceyda İ. Koca

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Side

Ketojenik diyet; karbonhidrat içeriğinin gereğinden az, protein yeterli miktarda olup yağ içeriği ise gereğinden fazla olan diyetlere denir. Bir...

Sağlıklı Bir Vücut ve Cilt İçin Kolajen!

İnsan vücudundaki önemli protein gruplarından biridir. Vücuttaki tüm proteinin yaklaşık üçte birini oluşturmaktadır. Kas, kemik, kıkırdak...

Reflü Hastalığında Beslenme Nasıl Olmalı?

Gastroözefajiyal reflü hastalığı, mide içeriğinin özefagusa geçmesi sonucu oluşan fizyolojik bir rahatsızlıktır. Genellikle yemek yendikten...

Daha Hızlı Acıkmanızın Nedeni Glisemik İndeks Olabilir!

İçeriğinde karbonhidrat olan tüm besinler ağıza alınıp sindirilinceye kadar kan şekerimizi yükseltir. Glisemik indeks(GI) ; kısaca besinlerin kan...

Hipertansiyon ve Beslenme

Kan dolaşımının sağlanması için bir basınç gereklidir. Bu basıncın yükselmesi sonucu hipertansiyon (HT) oluşur. Normal kabul edilen...

Probiyotik ve Prebiyotikler

Probiyotikler, sindirim sistemimiz ve genel sağlığımız üzerinde oldukça olumlu etkilere sahip olan bağırsaklarımızda yaşayarak bağırsaklarımızın...

Ramazan Ayında Asitli İçecek Tüketimine Dikkat!

Ramazan ayında su tüketimi hem açlık süresi hem de sıcak havalara denk gelmesi sebebiyle azalmaktadır. Vücudun uzun süreli susuzluğa...

Safra Kesesi Hastalıklarında Nasıl Beslenmeliyiz?

Safra kesesi; karın bölgesinin üst tarafında, karaciğerin alt yüzeyine yapışık halde bulunan bir organdır. Karaciğer tarafından; su, safra tuzu, safra pigmenti...

Obezite Cerrahisi Sonrası Proteinin Önemi

Dyt. Gizem Nur Darçın

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Antalya

Proteinler vücudumuzda yapım ve onarımdan sorumlu önemli bir besin grubudur. Obezite ameliyatı olan bireyin sağlıklı bir yaşam...

Maraton ve Beslenme

Dyt. Gizem Nur Darçın

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Antalya

Dayanıklılık sporlarından biri olan maratonda; doğru beslenme ve optimum enerji düzeyi sağlama oldukça önemlidir. Maratonda...

Selülit ve Beslenme İlişkisi

Yaz aylarına çok az kaldı. Bayanların en büyük sıkıntıları ise bir güzellik kusuru olarak kabul ettikleri selülit. Selülit kadınların yüzde 80’inde...

Suyun Cilt Üzerindeki Mucizesi

Dyt. Funda Karaçöl Öztürk

Beslenme ve Diyet

Anatolia Hospital Aspendos

Su içmenin sağlığa olan etkilerinin yanı sıra cilt bakımı konusundaki mucizelerini öğrenmek ister misiniz? Yıllarca düzenli olarak...

Bayramda Beslenme

Ziyafet sofralarının kurulduğu ve bolca yemek yenen bayramlarımızdan biri olan Kurban Bayramı, özellikle et tüketiminin artmasından dolayı beslenmeye dikkat edilmesi gereken bayramlardan biri. Peki, bayramda nasıl sağlıklı...