Ramazan ayında temel olarak 2 öğün (sahur-iftar) şeklinde beslendiğimiz için vücudumuz bu beslenme düzenine alışmıştı. Ramazan ayı boyunca enerji...
Ketojenik Diyet Nedir?
Ketojenik diyet; karbonhidrat içeriğinin gereğinden az, protein yeterli miktarda olup yağ içeriği ise gereğinden fazla olan diyetlere denir. Bir diğer anlamda da karbonhidrat miktarının az olması sebebiyle bir süre sonra kanda keton cisimciklerinin artışın neden olan diyettir. Bu diyette amaç, yağ asitlerinin karaciğer tarafından eksik oksidasyonu ve keton cisimciklerinin kan veya idrarda toplanmasını sağlamaktır.
Ketejonik Diyet Faydaları Nedir?
Ketojenik diyet aslında epilepsi gibi nörolojik hastalıkların tedavisi için bir yöntem olarak ortaya çıkmıştır.
Yapılan araştırmalar; ketojenik beslenmenin sağlık açısından birçok faydası bulunmaktadır:
Kanser: Ketojenik beslenme; günümüzde çeşitli kanser türlerini ve tümör büyümesini tedavi etmek için kullanılmaktadır.
Alzheimer hastalığı: Ketojenik beslenme Alzheimer hastalığı belirtilerini azalttığı ve hastalığın gelişimini yavaşlattığı görülmüştür.
Epilepsi: Araştırmalar; ketojenik beslenmenin çocuklarda görülen epilepside geçirilen nöbetleri azalttığı görülmüştür.
Parkinson hastalığı: Yapılan bir çalışmada, ketojenik beslenmenin Parkinson hastalığının belirtilerini iyileştirdiği görülmüştür.
Polikistik Over Sendromu: Ketojenik beslenme polikistik over sendrom üzerinde önemli role sahip olan insülin seviyelerini azaltmaya yardımcı olabilir.
Beyin hasarı: Hayvan üzerinde yapılan çalışmalar, ketojenik beslenmenin beyin sarsıntısından sonra beyin hasarını azaltabildiği ve toparlanmaya yardımcı olabileceğini göstermiştir.
Ketejonik Diyet Zararları Nedir?
Yüksek yağ içeriği olan ketojenik diyetler doymuş yağ ve kolesterol bakımından zengin oldukları için kalp ve damar hastalıkları riskini artırır.
Kabızlık ketojenik diyetlerde çok fazla görülen yan etkilerden biridir. Bunun sebebi diyet posasından fakir olmasıdır.
Su ve elektrolit dengesinde bozulmalara sebep olmaktadır.
Kalsiyum atımı hızlanarak kemik yoğunluğu azalıp osteoporosize neden olabilir.
Hücre yıkımının artması ve böbreklerden ürik asit atımını azalması sonucunda hiperürisemi ve guta benzer belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Sıvı alımının sınırlandırılması, idrar PH’sının azalmasıyla birlikte ürik asit taşlarının oluşmasına sebebiyet verebilir.
Ketojenik diyet ile ilgili yapılan çalışmalar çok uzun süreli çalışmalar değildirler. Beslenme kılavuzunda yer almamaktadır. Zayıflamak amacıyla mutlaka bir uzmandan yardım almayı ihmal etmeyin. Uzmanınızın kan tahlil sonuçlarınızı değerlendirmesi sonucunda gösterdiği yoldan ilerlemeye çalışın. Kısa süreli hedefler yerine uzun süreli kalıcı hedeflere odaklanmanın başarı getirdiği unutulmamalıdır.